27 Eylül 2014 Cumartesi

Basında Azmakların Kıyı Kanunu Kapsamına Alınması

Akyaka’da Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı kurtuldu - Milliyet, 23.9.2014 
MUĞLA’nın Ula İlçesi Akyaka Mahallesi’nde her yıl binlerce yerli ve yabancı turistin akınına uğrayan ’Kadın Azmağı’ ve ’Akçapınar Azmağı’, Akyaka Yerel Yönetim Platformu’nun girişimi ile Kıyı Kenar Kanunu’na dahil edildi. Bu kararla azmak boyunca yapılan restoranların ve kafelerin kaldırılması gündeme geldi.  >>>

Akyaka, kıyı kanunu ile kurtuldu - Taraf , 23.9.2014
Gökova'nın doğa harikası Akyaka’daki azmaklarda tesis kirliliği sona eriyor. Akyaka Yerel Yönetim Platformu’nun girişimi sonuç verdi ve iki azmak, Kıyı Kanu- nu’na dahil edildi. Buralardaki tesislerin yıkılması gündemde  >>>

Kadın Azmağı'nda kurtuluş umudu -  Hürriyet Ege, 22.9.2014 
Farklı hayvan türleri, bitki yapısının çeşitliliği ve berrak akan suyuyla doğal bir akvaryumu andıran azmağı son 5 yılda yaklaşık 1 milyon turist gezdi. Bu doğa cennetinin turistlerin akınına uğraması azmak çevresinde zaman içinde çok sayıda restoran ve kafenin açılmasına neden oldu. Bu durum doğa dostlarının tepkisini çekti.  >>>

Akyaka'da Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı Kurtuldu -  Haberler.com,  22.9.2014
Muğla'daki 'Kadın Azmağı' ve 'Akçapınar Azmağı', Akyaka Yerel Yönetim Platformu'nun girişimi ile Kıyı Kenar Kanunu'na dahil edildi.   >>>

25 Eylül 2014 Perşembe

Muğla Valiliği'nin cevabı kamuoyunu tatmin etmekten uzak !


Akyaka Dayanışması'nın Açıklaması

Yurttaşların Muğla'ya Hizmet Vakfı'nın Akyaka Orman Kampı'nda Kıyı Kanunu'nu ihlal eden uygulamaları üzerine BİMER'e yaptıkları şikayetlere Muğla Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğünden yanıt verildi.  Akyaka Dayanışması'nın 31 Ağustos 2014 tarihli basın açıklamasına da cevap niteliği taşıyan bu yanıt kamuoyunu tatmin etmekten uzaktır. Yukarıdaki bağlantıda tam metni bulunan cevapta aşağıdaki hususlar dikkat çekicidir:

1) “Bahse konu taşevler bölgesinde sağlanan kontrollü serbestlik uygulaması akşam saat 20:00'den sonra yapılmaktadır.”

Tel örgülerle çevrilmiş alanda kapılara yerleştirilen levhalarda hiçbir şekilde kontrollü serbestlik uygulamasından söz edilmemekte, aksine “apart sakinleri dışında giriş yasaktır” ve “dikkat köpek var” uyarıları ile gün boyu halk bölgeye girişten caydırılmaya çalışılmaktadır. Kıyı Kanunu açıktır: halkın kıyıya erişimi önünde tel örgü, duvar vb. engeller oluşturulamaz.  Ayrıca ilgili kanun maddesinde  “kontrollu serbestlik” şekline bir uygulama tanımlanmamıştır.

2) “Bahsi geçen kapı ve tel örgü geçmişte mevcut olan ve etrafı doğal bitki örtüsüyle sınırlı alandaki taş evlerin giriş kapılarıdır.”

Tel örgü ve demir kapıların doğal bitki örtüsü ile sınırlı alanda yapıldığı doğru değildir. Bölgenin önceki dönemde serbest olan üç girişi de engellenmiştir: merdivenlerin olduğu giriş tel örgülerle tamamen iptal edilmiş, diğer iki girişte ise demir kapılar ve yasak levhaları ile halkın kullanımına engel oluşturulmuştur.

3) “Alana araçlarıyla girmeyi alışkanlık haline getirmiş ziyaretçilerin girişlerine izin verilmemektedir. Çünkü kıyı ve plaj alanı dışında yer alan Taş evlerde kalan misafirlerin her türlü güvenliklerinden işletmemiz sorumludur.”

Kamp alanına giriş çıkışlar  kampın ana girişlerinde kontrol edilmektedir. Kamp alanı içindeki Taş Evler’in tel örgülerle çevrilerek bu bölge için ayrı bir güvenlik sisteminin oluşturulması, bu alanın kullanımının özelleştirilerek ayrıcalıklı hale getirilmek istendiği anlamına gelmektedir. Bu bölgeye araçla giriş istenmiyorsa, araç girişinin yasak olduğuna dair bir levha konulabilirdi. Bunun yerine apart sakinleri dışında halkın bölgeye araçla veya araçsız girişinin tamamen yasaklanması yoluna gidilmiştir. İşletme, yalnızca Taş Evleri değil, tüm kamp alanını kullananların güvenliğinden sorumlu olmalıdır. 

İşletme, kıyıya erişim hakkını Taş Evler’de kalanlar ve diğerleri şeklinde ayırarak bir kısım kullanıcıyı ayrıcalıklı hale getirmektedir. Kıyı Kanunu açıkca herkesin kıyılara “eşit ve serbestçe” erişim hakkı olduğu söylemektedir.

4) “Alanda bulunan çadır ve karavan misafirlerimizin bakımını üstlendiği ve alana hayvan severler tarafından bırakılan köpeklerin serbest dolaşması bazen tehlike arz etmektedir, uyarı levhası bu nedenle konulmuştur”

İşletme, çadır ve karavan tatilcilerinin köpeklerin bakımını üstlenmiş olmasından duyduğu rahatsızlığı dile getirmektedir. Taş Evler ve çadır/karavancı ayrımı yapıldığı, ikincilerin birinciler için tehdit oluşturduğu iması tekrarlanmaktadır.  Hayvanseverlerin alana bıraktıkları iddia edilen köpeklerin oluşturdukları tehditin  “Dikkat köpek var” uyarı levhası ile ortadan kaldırılmaya çalışılması ise ancak tebessümle karşılanabilecek ciddiyettedir. 

Muğla Valililiği, Muğla’ya Hizmet Vakfı’nın yasalara aykırı uygulamalar içinde olduğu  iddialarına bizzat cevap vermeyip, Vakfın idaresinden gelen cevabı aynen iletmekle yetinmiştir. Muğla Valisi’nin yönetim kurulu başkanı olduğu bir kuruluşun yasaya aykırı uygulamalar içinde olması, Muğla Valiliği’nin kamuoyuna bizzat açıklama yapmasını gerektiren önemde  bir sorundur.  Zira Valilik, yasaların yerelde uygulanmasından sorumlu en üst düzeydeki kamu kurumudur.   Muğla Valiliği kendi yönetiminde olan bu Vakfın şikayet konusu uygulamalarını ciddiyetle inceleyerek kamuoyuna tatmin edici bir açıklama yapmalıdır.

Muğla Valiliği, tüm Muğla bölgesinde yurttaşların yoğun şikayetlerine konu olan, gerek Muğla’ya Hizmet Vakfı, gerekse diğer otel, restoran, vs. gibi özel işletmelerin neden olduğu Kıyı Kanunu ihlallerine son verilmesine ve halkın kıyıya erişiminin önündeki engellerin kaldırılmasına yönelik adım atmalıdır.

Akyaka Dayanışması

21 Eylül 2014 Pazar

Muğla'ya Hizmet Vakfı'ndan Açıklama

Yurttaşların Muğla’ya Hizmet Vakfı’nın Akyaka Orman Kampında Taş Evler’in bulunduğu alanı tel örgülerle çevirmesi ve bu alana girişi evlerde konaklayanlar dışında halkın kullanımına kapatması ile ilgili BİMER üzerinden yaptıkları şikayetlere Muğla Valiliği Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü’nden aşağıdaki cevap gönderildi.

Muğla'ya Hizmet Vakfı İktisadi İşletmesi'nin 16.09.2014 tarih ve 211 sayılı yazısında; "Bahsi geçen eylemin Gökova günübirlik A tipi mesire yerini çadır ve karavan alanını ve taş evlerle ilgili uygulamaları kapsamaktadır. Bilindiği üzere 15 Temmuz 2013 yılında kiraladığımız mesire yeri kısa bir süre içerisinde tüm olumsuzluklar giderilmiş; plaj, kafeterya, büfe, çadır, karavan ve apart hizmetleri verilmeye başlamıştır. Yaptığımız hizmetler gerek Akyaka gerekse yerli ve yabancı misafirler tarafından takdir edilmektedir. Bahse konu olan taş evler bölgesinde işletmemiz sorumluluk alanında bulunan doğal plaj kısmı tamamen halka açık olup herhangi bir ücret alınmamaktadır. ücretsiz olarak halkın hizmetine sunulmaktadır ve kontrollü serbestlik uygulaması akşam saat 20:00'den sonra yapılmaktadır. Bahsi geçen kapı ve tel örgü geçmişte mevcut olan ve etrafı doğal bitki örtüsüyle sınırlı alandaki taş evlerin giriş kapılarıdır. Halka açıktır. Alana araçlarıyla girmeyi alışkanlık haline getirmiş ziyaretçilerin girişlerine izin verilmemektedir. Çünkü kıyı ve plaj alanı dışında yer alan taş evlerde kalan misafirlerin her türlü güvenliklerinden işletmemiz sorumludur. Alanda bulunan çadır ve karavan misafirlerimizin bakımını üstlendiği ve alana hayvan severler tarafından bırakılan köpeklerin serbest dolaşması bazen tehlike arz etmektedir, uyarı levhası bu nedenle konulmuştur. Alanın orman alanı olması hem işletmemiz hem de Orman İşletme Şefliği görevlilerince yangın ve diğer olumsuzluklara karşı korunmaktadır. Ayrıca mesire yeri özel kanunla belirlenmiş alanlar kapsamı içerisindedir. 8Orman Kanunu, ve Çevre Koruma Kanunu ve Sit alanı) Çadır ve karavan alanındaki fiyat uygulamaları Orman ve Su işleri Bakanlığının belirlediği fiyatlar ve bölgemizdeki çadır ve karavan ücretleriyle eş değerdedir. Ayrıca çadır ve karavan hizmeti alan engelli, kalp hastası ve diğer misafirlerimize indirim uygulanmaktadır." denilmekte olup; Bilgilerinizi rica ederim.


MUĞLA VALİLİĞİ BASIN VE HALKLA İLİŞKİLER MÜDÜRLÜĞÜ

16 Eylül 2014 Salı

Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı artık Kıyı Kanunu Kapsamında..

Bir zamanlar Kadın Azmağı..

Serdar Denktaş

Hatırlatmak gerekirse; 2012 Kasım ayında Akyaka Yerel Yönetim Platformu’nun girişimi ile gerçekleştirilen “Azmak’ta Doğal Yaşam Yok Olmasın” başlıklı sempozyumla birlikte, Azmakların Kıyı Kanunu yönetmeliğinde nehir statüsünde sayılmadığı için kanunun koruması dışında kaldığı ortaya çıkmıştı.

Sempozyumdan sonra toplu bir dilekçe ile 13 Mayıs 2013’de Çevre ve Şehircilik Bakanlığına başvurmuş ve bu durumun düzeltilmesini talep etmiştik. Bkz. http://akyakaninsesi.blogspot.com.tr/2013/05/kadn-azmag-ve-akcapnar-azmagnn-ky_13.html

Başvurumuza ilk olarak 21 Mart 2013’te, talebimizin bir sonraki planlama döneminde dikkate alınacağını bildiren olumlu bir cevap almıştık. Bkz: http://akyakaninsesi.blogspot.com.tr/2013/05/kadn-azmag-ve-akcapnar-azmagnn-ky_13.html

Günümüzde Kadın Azmağı...
Telebimizle ilgili gelişmeleri öğrenmek üzere 9 Eylül 2014’te BİMER üzerinden yeni bir dilekçe  verdim. Bu dilekçeye Mekansal Planlama Genel Müdürlüğü tarafından verilen cevapta, Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı’nın kıyı kenar tespit çalışmalarının tamamlandığı ve artık kanun kapsamında değerlendirildiği bilgisi veriliyor. Cevap metninin kopyasını aşağıda bulabilirsiniz.

Azmak kenarında ve içinde yaşayan canlıların yaşam alanlarını işgal eden restoran, otel, kafe, otomobil ve günübirlikçilerin müdahaleleri bu kanun kapsamında yeniden değerlendirilmeli; kanuna aykırı uygulamalara son verilmelidir. Özel Çevre Koruma Bölgesinde yer alan Akyaka'da  ÖÇK Kuralları ve Kıyı Kanunu etkin uygulanmalıdır. Azmak'ta doğal yaşamın korunması için hepimiz üzerimize düşen yurttaş sorumluluğunu yerine getirmeli ve işgalcilere prim vermemeliyiz. Başka Kadın Azmağı yok !



Sayın ALPSERDAR DENKTAŞ ,

Bimer Başvuru Numaranız :727764

İlgi :09.09.2014 tarihli ve 727764 sayılı başvurunuz. İlgi başvurunuz ile, Muğla İli, Ula İlçesi sınırları içerisinde yer alan, Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağının 3621 Sayılı Kıyı Kanunu uyarınca nehir tanımına alınması ve süreçle ilgili tarafınıza bilgi verilmesi talep edilmektedir. Muğla İli, Ula İlçesi sınırları içerisinde yer alan, Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı kıyı kesimine ait kıyı kenar çizgilerinin bir kısmı 28.08.1986 tarihinde bir kısmı da 26.06.2013 tarihinde onaylanmış olup, söz konusu alanda kıyı özelliği gösteren kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık benzeri alanlar kıyıda kalacak şekilde sınırlanmıştır. Dolayısıyla, Kadın Azmağı ve Akçapınar Azmağı kıyı kesimi, kıyı kenar çizgisi tespitleri ile 3621 Sayılı Kıyı Kanunu uyarınca koruma altına alınmış olup, bu alanlara yönelik olarak ayrıca bir yönetmelik değişikliğine gerek duyulmamaktadır. Bilgilerinizi rica ederim.

MEKANSAL PLANLAMA GENEL MÜDÜRLÜĞÜ HARİTA VE EMLAK DAİRESİ BAŞKANLIĞI